Türk-İslâm Geleneğinde Okçuluğun Tarihsel Serüveni – Tarih

Umut İDİZ yazdı…
19.yüzyılda yaşamış olan ve Mehmed Emin Vahîd Paşa tarafından kaleme alınan ”Minhâcü’r-Rumât” adlı eser, Murat Deniz ve Rıdvan Tunç tarafından transkribe edilerek ayrıntılarıyla günümüz Türkçesine çevrilerek yayına hazırlanmıştır. Bu eser, okçuluğun tarihsel sürecini aktarmaktadır. Günümüzde savaş aleti olarak bilinen ok ve yay, insanın kendisini savunmasında ve beslenmesinde önemli bir rol oynayan bir silahlardır. Eserde, Hz. Cibril (a.s.), Hz. Âdem (a.s.)’in tarlasına dadanarak ekinlere zarar veren kargaları kovmak yahut defetmek için Hz. Âdem (a.s.)’e ok ve yay talimi öğrettiği anlatılmaktadır. Yazar, bu konuyu şu kıt’a ile dille getirmiştir:
”Ma’el-kavsü’l neşâbür rimâye
Ve men rumât-ı evvel el-bidâye
Ve men remy min ba’de Ali’ül-Esed
Ve men tevarüs remye-ü hatta zâhîr.” [1]
Savaşçı kavim olarak bilinen ve göçebe bir yaşam tarzı benimseyen Türkler, ok ve yayı son derece etkili bir şekilde kullanmışlardır. Asya bozkırlarında at üstünde mücadele eden savaşçı Türkler için ok ve yay, hayati bir savaş aracı haline gelmiştir. Eserde, Türklerin okçulukla olan ilişkisi şu şekilde ifade edilmiştir: ”Buradan da anladığımız üzere Türklerde ok ve yayın bu şekilde kullanılması, ok ve yay ile olan münasebetlerinin ve onlara yükledikleri mananın derinliğini analiz etmemiz açısından oldukça mühimdir.”[2]
Türklerin yaşamını etkileyen en önemli unsurlardan biri de inançlarıdır. Gök Tengri inancından İslâm’a geçen Türkler, İslâmiyet’i benimsedikten sonra ”Cihan Hakimiyeti” anlayışının yerini ”Gazâ ve Cihad” düşüncesine bırakmıştır. Eserde, bu dönüşüm şu şekilde ifade edilmiştir: ”Cihana hâkim olmak isteyen bir milletin savaş aletleri ile uğraşması ve hatta savaşçı ruha sahip çokta garip bir durum olmasa gerekir. Türklerdeki bu ruh İslamiyet ile birlikte sadece renk değiştirerek İslamiyet’in Cihat anlayışı ile birlikte Türklerde İ’lâ-yı Kelimetullâh kavramı (Allah’ın dininin ve Tevhid inancının yüceltilip yaygınlaştırılması yolunda gösterilen gayret ve faaliyetlerine denir.) Türk-Cihan hâkimiyeti mefkûresi ‘nin yerini almıştır.”[3] Müslüman Türk Devletlerinde büyük ilgi gören okçuluk, özellikle Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde bir yaşam biçimi haline gelmiştir.
19.Yüzyılda yaşayan Mehmed Emin Vahîd Paşa, ”Minhâcü’r-Rumât” adlı eserinde okçuluğun tarihsel sürecini anlatmakla kalmamış, aynı zamanda okçulukta kullanılan teknikleri, adaplarını, menzilleri ve kemankeşlerin isimlerini titizlikle aktarmıştır. Ayrıca, eserin ağır bir dille kaleme alındığı görülmektedir. Türkler, bozkırlardan Anadolu’ya yaptıkları akınlar ve savaşlar boyunca ok ve yayı savaş aracı olarak kullanmış, zamanla bu silahları Türk-İslâm kültürüyle harmanlamışlardır. Menzil-i Gâzi Sultân Selim’ de yer alan şu dua ve övgü, bu geleneğin önemini yansıtmaktadır. Türk-İslâm kültürüyle harmanlanmış okçuluk geleneğini aktaran yazar, Menzil-i Gâzi Sultân Selim’de yer alan dua ve övgüyü okura şu şekilde paylaşmıştır:
”El- Müellife
İşte bak böyle olur himmet şâh-ı devrân.
Dikti ser menzil-i maksûde sa’â^detle nişân.
Devlet ve saltanat ve ömrü ziyâde olsun.
Kahr ede düşman bed hâhını Rabb-i Mennân.
Bi tab eylesin âmâde Hüdavend-i vedûd.
Her neyi isterse tab-ı hümâyûnu hemân.
Görmesün zerre kadar âyine-i kalb-i keder.
Konmasın çehre-i dıl-hâhına hiç gerd-i cihân.
Eyleyib gülçen ikbâlıni hak tâze ve ter.
Soldura düşmanının yonca-ı ömrünü hazân.
Leşker Nusret olub ol ki seng-i der-bânî.
Olsun ahdında bilâdında her ân emin emân.”[4]
Sonuç olarak Mehmed Emin Vahîd Paşa tarafından kaleme alınan ”Okçuluğun Yolu-Minhâcü’r-Rumât” adlı eser, tarih, kültür ve askeri disiplin açısından okçuluğun gelişimin merak edenler için önemli bir başvuru kaynağıdır. Bu başvuru kaynağı, yayına hazırlayan Murat Deniz ve Rıdvan Tunç tarafından görsellerle zenginleştirilip okçuluğa dair kavramların da sunulmasıyla geniş bir kaynak kitap olma özelliği göstermektedir.
Minhâcü’r-Rumât – Okçuluğun Yolu
Mehmed Emin Vahîd Paşa/ Yay. Haz: Murat Deniz ve Rıdvan Tunç
Ahenk Kitap
Aralık 2024
229 s.
[1] Okçuluğun Yolu: Minhâcü’r-Rumât, Mehmed Emin Vahîd Paşa yay. haz. Murat Deniz ve Rıdvan Tunç, Ahenk Kitap, Aralık 2024, s.35.
[2] A.g.e., s.10.
[3] A.g.e., s.9.
[4] A.g.e., s.60.
Yazar: Misafir Köşesi –
Yayın Tarihi: 21.04.2025 09:00 –
Güncelleme Tarihi: 14.04.2025 15:22